İbrahim Halil Baran’a Mektup

Share

Konyalı Murat’tan

Urfalı İbrahim Halil Baran’a Mektup

27 Ağustos 2014
www.19.org

Edip Yüksel’in Notu: Ulus devlete karşı bir Kürt olarak, devletlerin ırk isimleriyle adlandırılmasını, insanların etnik kökenleri sebebiyle aralarına sınırlar koymasını yanlış buluyorum, ancak herkesle her konuyu rahatça tartışmayı da barışın ve adaletin gerçekleşmesi için gerekli bir faktör biliyorum. Kendi ifadesiyle “barışçı yollarla” Bağımsız Kürt Devleti için Mücadele veren PAK (Partiya Kürdistanî) Sözcüsü İbrahim Halil Baran CUNY’de bir sömester Kürt dili ve kültürü üzerine ders verdikten sonra Amerika’da tura çıkmış ve Arizona’da beni de ziyaret etmişti. Kendisiyle birkaç söyleşi yaptım. Mülayim ve hoş sohbet bir kişiliği olduğu için sohbet de mülayim oldu. Bu söyleşi ile kendisine görüşlerini ifade etme imkanı hazırladığım ve hatta onu evime misafir ettiğim için bazı Türk milliyetçisi arkadaşlar tarafından eleştirildim. Öte yandan bağımsız bir Kürdistan devletinden yana olmadığım için de Kürt milliyetçisi arkadaşların eleştirisine muhatap oldum. Bu söyleşilere iki kutuptaki arkadaşların gösterdiği tepki üzerine aşağıdaki dört satırı Twitledim:

Türkçüye ve Kürtçüye göre HAİNİM.
Sünniye ve Şiiye göre MÜRTEDİM.
TR’ye ve ABD’ye göre ANARŞİSTİM.
Kuran’a göre ise MÜSLÜMANIM (BARIŞÇIYIM).

Merak edenler için bazı tartışmaları bu mektubun altına ekliyorum. Aşağıdaki mektubun muhatabı ben değil, İbrahim Halil’dir. Eğer bu mektuba cevap yazarsa onu da bu sitede yayınlayacağım. Murat’ın isteği üzerine soyadını gizledim.

Partiya Kurdistani

Canım abim, aşağıdaki satırları “İbrahim Halil Baran” beye yazdım. Biraz uzun olduğu için mail olarak atmayı tercih ettim. Ulaşmasına sebep olursan çok sevinirim.

Ey halk, sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi ırklara ve boylara ayırdık. Allah yanında sizin en değerliniz en erdemli olanınızdır. Allah bilendir, haberdardır.” Hucurat-49/13

İbrahim Halil Bey,

Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize ve üzerimize olsun….

Edip abi ile çektiğiniz 3. videonuzun 37:50. dakikasında Türkleri “ülkemde işgalcisiniz çekin gidin” diye kovuyorsunuz fakat Mersin de, Antalya’da veya “benim dedelerimin” kan dökerek bedel ödediği Anadolu’nun batı yakasındaki bir çok şehrinde rahat içerisinde yaşamaya devam ediyorsunuz. (Faşist değilim; hiç bir zaman da olmayacağım. Yazımın sonunda da anlayacaksınız bu durumu. Sadece size, sizin gibi cevap veriyorum. Lütfen sabırla okuyunuz.)

Siz de bu toprakları işgalden vazgeçin o zaman. Canınızın yandığını, sizin ırkınıza yanlışlıklar yapıldığını kabul ediyorum fakat bu çektiğiniz acıların karşılığı olarak, bir vatandaş olan benden “çekip gitmemi” isterseniz siz çözümden çok sorun yaratmaya odaklı davranmış olursunuz. Ülkem diye bahsettiğiniz toprakları Allah size Yahudilere vaat ettiği gibi mi verdi yoksa?… Gökyüzünden özel bir sistemle mi bu coğrafyaya gelip sahip oldunuz. Hepimiz aynı anne ve babanın evlatlarıyız. Sizin islam inancınızla milliyetçilik anlayışınız taban tabana zıt. Bence bizi “tanışıp-karışmamız” için ırklar halinde yaratan Allah’a aykırı bir görüşünüz var.

Milliyetçilik hırslarınız inancınızın önüne geçmiş ve gözlerinizi kör etmiş. Özünde Allah’ın mülkü olan dünya gezegeninde bu derece hak iddia etmek aynı şekilde karşıt ırklara da aynı hakkı doğurmaz mı? Veya her yanlışa aynı yanlışla karşılık vermek mi gerekir? Hükümetlerin ve askerin sizin ırkınıza yaptığı yanlışların faturasını silahlı örgütleriniz de benim ırkımdan olan günahsız pek çok insana misli ile ödetti. Ben ölen her insan için üzülürüm. İsterim ki herkes mutluluk içerisinde uzun yıllar yaşasın. Allah’ın yarattığı her canlı benim gözümde kıymetli ve şereflidir. Bu inancımdan dolayı Malatya’nın Sinanlı aşiretinin bir kolundan olan (Canberkler diyorlar kendilerine) bir kız ile evlendim. Annem ve babam bir Kürt kızı ile evlenmeme karşı çıkıp faşistlik yaptıkları için ailemi reddettim. (Kabul ederse; abim diyebileceğim bir tek Edip abim var – dinimi de, Allah’ı da, Kuran’ı da onunla buldum çünkü). Şu anda ailemden hiç birisi ile görüşmüyorum; onlardan da bu konuda bir talep görmüyorum.

Oturduğum mahalle sizin vatandaşlarınızın yoğun olarak ikamet etmeyi tercih ettiği bir bölge. Komşum Türkçeyi zor konuşan bir Kürt ailesi ve ben her gün ona gülümseyerek selam veriyor, normal bir insanın yapacağı gibi her fırsatta komşuluk etmeye çalışıyorum. Bu yaptıklarım sizin fikirlerinize bakılırsa yanlış mı? Ve esas soru = Benim 3 tane oğlumun (sizin milliyetçilik görüşlerinize göre) babası Türk annesi “has” Kürt. Size soruyorum; benim çocuklarım nerede yaşasın? Hangi toprakları anavatanı olarak kabul etsin? Kime kurşun sıksın?

İbrahim bey, siz çözüm istemiyorsunuz… Siz savaş naraları atıyorsunuz. “Şair” ruhunuz bu kan kokulu hırslara hiç yakışmıyor. Lütfen, iman ettiğinizi düşündüğüm peygamberin yolundan yürüyün. O kimseyi dili-dini-soyu ile ayırmadı. İnsanın insana üstünlüğü ancak takva iledir, onu da yalnız Allah bilir. Kabirlerden diriltildiğimiz gün, Kürt İbrahim Halil ile Türk Murat arasında fark olmayacak. Hepimiz Allah’ın yarattığı birer şaheseriz ve “eşrefi mahlûk” olarak yaşamalıyız. Dünya üzerinde hiç bir sebep cana kıymaya gerekçe olmamalı. Hiç bir zaman ırkımla-dilimle-paramla veya diğer başka özelliklerimle mağrurlanmadım çünkü Allah’ın en nefret ettiği şeylerden birisinin “Kibir” olduğuna inanırım.

Irkınızla kibirlenmeniz veya tam tersi “ Bakın nasıl canımı yaktılar” diyerek daha fazla can yakmanız kime ne kazandıracak? Düşman bildiğiniz benim ırkdaşlarımın yaptığı yanlışlardan sizin ne farkınız olacak? Ucundan masum kanı damlayan bir bayrak emin olun ne Türk ne de Kürt ırklarına bir kazanç getirmeyecektir. Sizin görüşünüze göre kendini aynı milliyetten sayan her insan topluluğu (hele ki bir de eline silahlı bir güç geçerse) devlet kurmalıdır. Bu görüş size eziyet eden sistemden farklı değil ki. Bu kadar okumuş araştırmışsınız. Çözüm üretin lütfen. Nefret ettiğiniz sistemin aynı argümanlarını siz de uygularsanız bu iş nereye varır? Yaşanan üzücü pek çok kanlı olayın faturasını ben de tüm Kürtlere kesip “-defolun benim topraklarımdan” deseydim sizce doğru bir iş mi yapmış olacaktım. Faşist annem ve babamdan ne farkım kalacaktı? Eşimi soy olarak öz be öz bir Türk kızından seçip, Kürt düşmanı Türk askerleri mi yetiştirmeliydim? Bu iki millet birbirini yedikçe bu kavgadan kimler kazançlı çıkacak? Amaç-hizmet ve yordam konusunda derin eksiklikleri içerisinde barındıran bu fikir hareketinizin faturası iki ırkın birbirine daha fazla düşman olmasından başka bir işe yaramayacaktır.

Çözüm mü istiyorsunuz? Buyurun size çözüm: 

  • Ülkenin ismini değiştirelim (Türkiye değil de “Gökkuşağı memleketi” olsun mesela)
  • Nüfus cüzdanlarına varana kadar milliyetçilik unsuru içeren tüm olguları kaldıralım. Yerle bir edelim.
  • Dil-Din-Irk farkı gözetmeksizin herkesin ADALET içerisinde yaşayabileceği, tüm insanların kabul edebileceği bir anayasa yazalım.
  • Eyalet sistemi veya yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gibi ne gerekiyorsa hak olarak verelim. (ABD sistemi örneğin)
  • İsteyen Kürt Antalya’da denize girebilsin, isteyen Türk canına ve malına bir zarar gelmeyeceğinden emin olarak Ağrı dağında kayak yapıp Diyarbakır’da ciğer kebabı yesin.
  • Çocuğuna herkes istediği ismi koyabilsin. Hatta çocuğuna “Ayı Yogi” ismini koymak isteyen bile kabul görsün ve çocuğunun büyüyünce bu ismi kolaylıkla değiştirme hakkı olsun.
  • Eğitim ve ibadette anadilin önü açılsın.
  • Diyarbakırlı Kürt Mehmet Balıkesir’de yetişen zeytin nimetinden faydalanırken, İzmirli Mert de Van’ın otlu peynirinden yiyebilsin. Bu toprakların bütün nimetlerinden her vatandaş faydalanabilsin.
  • İnsanların, adı her ne olursa bu ülkede yaşamaktan ve kimliğini taşımaktan memnunluk ve aidiyet duyacağı ekonomik-sosyal ve kültürel atılımlar yapılsın.

Emin olun şu yukarıda saydıklarım olmayacak şeyler değil. Bundan 15 sene önce Abdullah Öcalan’a “Sayın Öcalan” dediği için DGM’lerde yargılananlar-tutuklananlar olurken bugün birçok politikacı bu özgürlüğü kullanabiliyorsa bu ülkede her şey olabilir. İnsanlar bölen ve parçalayanları değil kendilerini özgürleştirenleri takip eder. Fizik kanunudur. Bilirsiniz… Her etkiye bir tepki muhakkak gerçekleşecektir. İşte benim sizden ricam, sizin yaratacağınız etkinin bir Kürt evladına yakışır şekilde barışçı ve olumlu olmasıdır. Karşı tarafın yaptığı yanlış sizin de yanlış yapmanıza sebep olmamalı. Ben sizin ırkınızı hiç bir zaman düşman görmedim ve görmeyeceğim. Erdemli bir insana yakışır şekilde aileme sahip çıkıp barıştan taraf olmaya çalışacağım.

Kabul ederseniz naçizane tavsiyem; sizin de düşmanlık değil barış ve çözüm tohumları ekmenizdir. Sevgi ve hoşgörünün çözemeyeceği problem yoktur. Yeter ki insanlar birbirine saygı duyup dinleyebilsin. Her ziyaretimde, “-anneanne” dediğimde bana “-anneanne seni yaradana kurban olsun” diye bana sevgi gösteren, ben sofraya oturmadan oturmayan, sevdiğim yemekleri yapacağım diye gece uyku uyumayan eşimin 80 yaşındaki Kürt anneannesine ve dahi diğer akraba ve soydaşlarına istesem de düşman olamam. Çocuklarımızın birlik içerisinde huzurla yaşayabileceği bir ülke hayaliyle yaşıyorum. Yüreğinizi ne olur birazcık sevgiye ve barışa doğru açın. Emin olun bu enerji size de, hareketinize de büyük ivme kazandıracaktır. Gelin yaralarınızı, yaralarımızı beraber ve barış içerisinde saralım…

Selam ve sevgiyle…

Konya’dan Murat

**
*

26 Ağustos 2014 tarihinde gerçekleşen Twitter tartışmalarından seçmeler

kanîmaran ‏@avharunyasar
@ih_baran & @edipyuksel arasındaki tartışmayı izledikten sonra Türk-islamcılığının 2.çayı bile ikram etmekten uzak olduğunu görmüş olduk

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Sohbeti anlamaya çalışacağına benim çay servisine kafayı takmışlar. Ciddi konular çay bardağı içinde kayboldu 🙂 @avharunyasar @ih_baran

kanîmaran ‏@avharunyasar
mutlaka böyle olmalı hoca ama çay konusu biz “gundî”lerde hassas bir konudur.Dikkat edelim lütfen 🙂 @edipyuksel @ih_baran

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Ben ne Türk ne de Kürt İslamcısıyım. Türkçü de değilim, Kürtçü de. Barış ve adalet içinde erdemle yaşamak istiyorum. @avharunyasar @ih_baran

kanîmaran ‏@avharunyasar
@gewaris :)) kesinlikle haklısın keko @edipyuksel hocaya tavsiyem HDPde yer alırsa çok iyi şeyler yapar, siyaseten örtüşüyorlar:) @ih_baran

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Anlamadığın bir şey var: BARIŞÇI yollarla TARTIŞARAK sorunları çözmeye çalışan herkesle örtüşürüm. @avharunyasar @gewaris @ih_baran

mahmut.tarik ‏@esposinos
@edipyuksel @avharunyasar @gewaris @ih_baran edip hdp’nin marjinallerinden bile daha marjinal, orada da dışlanacak pek çok tavrı bulunur.

Ayhan Tandogdu ‏@ayhantandogdu
@edipyuksel @avharunyasar @gewaris @ih_baran o halde söyle profesör. Tarihde hiç bağımsız kurdistan olduda türkler bunu işgal ettimi ?

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Dinozorlara kadar gitmeye gerek var mı? Yakın tarihte çoğumuzun tanık olduğu zorba bir asimilasyon politikası var(dı). BARIŞ! @ayhantandogdu

M Cheleby ‏@LydiaHevin
@edipyuksel @ayhantandogdu velev ki tarihte yok olmaması gerektiğine bu durum delalet eder mi? Belki şimdi uluslaşma bilincine kavuşuyor!…

Ayhan Tandogdu ‏@ayhantandogdu
@LydiaHevin @edipyuksel bu bir cevabdır bende samimi niyetlerimle sormuşdum..o halde turkler sizin topraginizi isgal etmedi

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Güzel kardeşim bana ne yüzyıllar önce birileri şu toprağı işgal etmiş? Yeryüzü hiç kimsenin malı değildir. Dinozorlara gitsek herkes işgalci

δεηά ριηαşΐ ‏@denizyolu1212
@avharunyasar @edipyuksel @gewaris @ih_baran Edip bey, bir Türk milliyetçisinden farklı düşünmüyor. Hatta Mümtaz’er Türköne’den daha geri

zêrevan ‏@Zerevann
@edipyuksel Filistin işgali yüzüncü yılını bulduğunda, Filistinlilere de böyle mi diyeceğiz? !!!

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Eğer birkaç nesil barış ve adalet içinde yaşarlarsa elbette… DÜŞÜN. Düşünmesini unutmuş toplumlar kaybetmeye mahkumdur. @Zerevann

Hz. Mert ☮‏@mertacarsoy
@edipyuksel oturduğun evin tapusu sende mi, yoksa kirada mısın?

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Her ay 1300 dolar ödüyoruz mortgage olarak. İnşallah dört yıl içinde tamamıyla ödemiş olacağız. @mertacarsoy

songül kiraz ‏@KmSongul
@edipyuksel @mertacarsoy yani banka kredisi ile ev alabilirmiyiz fetva bekliyorum 🙂

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Faiz alanla vermek zorunda kalan bir olmaz. Zaruri ihtiyacın için hayat boyu kira vermek yerine niye düşük faizle sahip olmayasın? @KmSongul

 

**

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Ne enerjik ve belalı adamım 🙂 Bir gün içinde Sünnilere, Şiilere, Türkçülere, Kürtçülere, ABD/İsrail’e savaş açtım. Şimdi sıra ateistlerde!

M Cheleby ‏@LydiaHevin
@edipyuksel Kibir iyi bir şey değil olgun bir bilim (ilim adamınınn da) adamının  böyle kibirlendiğini gördün mü?

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
İşte bu kafa… Etrafına mukallit, mürit ve sersemit toplayan “ilim adamlarını” mütevazi saniyor beni ise kibirli 🙂 @LydiaHevin

M Cheleby ‏@LydiaHevin
@edipyuksel Ben inançsızım onlardan sorumlu sayılamam. Bilime büyük değer biçerim. Mantık zeka, pırıltıya saygılıyım. Kibirse çeşit çeşit!..

Memo Zîn ‏@besideEuphrates
@edipyuksel @lydiahevin Bunların dilini biliyorum. “Kibirli” bunların dilinde “bilgili” demek.

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Türkçüye ve Kürtçüye göre HAİNİM.
Sünniye ve Şiiye göre MÜRTEDİM.
TR’ye ve ABD’ye göre ANARŞİSTİM.
Aslında Kuran’a göre MÜSLÜMANIM.

سينا في δεηά ριηαşΐ ‏@denizyolu1212
@avharunyasar sayın @edipyuksel bey, siz yangından mı, itfaiyeciden mi yanasınız?

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Yangına bağlı. Eğer yanan şey silah veya içki/uyuşturucu fabrikası ise çalışanlar kurtarıldıktan sonra ateşten yanayım 🙂 @denizyolu1212

Kursad erkal ‏@Kursaderkal
@edipyuksel yorumlarınızı biraz daha tevazu ile pazarlasanız daha çekici ve cazip gelecek gibi!Biraz kalplere birazda kalbimize bakmalı dimi

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Halka “mütevazi” görünme gibi bir derdim yok. Düşündüğümü ifade ediyorum. Sadece “Müslümanım” dedim. Kimseye el öptürmedim! @Kursaderkal

Hz. Edip Yüksel r.a. ‏@edipyuksel
Haksız yere beni suçlayarak bana ahlak dersi veren dostum, asıl kibirli sen olmayasın? Riyakarlığı tevazu ile karıştırmayasın? @Kursaderkal

OĞUZHAN IŞLEYEN: “Malesef evet çok eleştirince youtube da, burda engelleyebiliyor. Sonra demokrasiden, özgürlükten falan bahseder. Edip siyaset sana gaz yapıyor çok cahilsin toplum konularında malesef ”

EDİP: Kendi Facebook sayfamda bana hakaret ve iftiralar yazanlara, hatta belden aşağı sövgüler döşeyenler niye süresiz tahammül göstereyim ki? Konuları tartışan insanların hiçbirini engellemem. Ancak bir konuda yazdıklarını, ben cevap vermeme rağmen SÜREKLİ alakalı alakasız buraya SPAMLAYAN hastalıklı kişilere de tolerans göstermiyorum.

Benim kadar eleştirilere açık kaç yazar, kaç profesör biliyorsunuz? Kitaplarını okuduğunuz kaç yazara böylesine ulaşabiliyorsunuz? Üstelik sansürlenen, hayatı tehdit edilen birisi…

Seni bilmiyorum ama burada bana hakaret etme ve iftira etme hakkına sahip olduğunu sanan (zira burada maalesef böylesi cahillere belli bir derece tahammül gösteriyorum) birçok kişi bana kendi sayfalarında bir kelime yazma hakkını bile vermiyor. Dahası, ellerine imkan geçirince kellemi kesmeyi hayal ediyor.

Sen o münafıkları mı savunuyorsun?

Share