F-tipi Mürit Bana Sabrediyormuş
13 Haziran 2013
www.19.org
Burada yayımladığım “Çıplak Vaizin bir Terzisi” başlıklı makalemi Facebook’taki sayfalarımda paylaştım. Risaleci bir mürit birkaç kelimeyle tepki gösterince kendisine aşağıdaki cevabı verdim:
MUSTAFA YENER: “Sana dahi sabretmek gerek oruçluyken.”
EDİP: Ben sana, hem de bir milyarınıza sabrediyorum. Çoğunluk sizde… Bayraklar, Osmanlı padişahları, şeyhler, seyyidler, veliler, kahramanlar, hazretler, Ehli Sünnet vel Cemaat falan hep sizin… Camiler, Medreseler, Tekkeler, sokaklar, meydanlar sizinle dolu… Hatta meclisi de ele geçirdiniz. Polisler bile sizden… 🙂
Bana karşı yönelttiğiniz binlerce hakaret ve iftiraya sabrediyorum… Hatta beni “mürted” olarak yaftalayarak katlimin vacip olduğunu yazarak tehdit edenleri şikâyet bile etmiyorum. 38 ülkeyi temsil eden ve sizin islam alimi diye saygı gösterdiğiniz Sünni din adamları tarafından mürted olarak yaftalanıp Sünnilik mezhebine göre öldürülmesi için fetva verildikten bir yıl sonra arkadaşımı öldürmenize rağmen size sabrediyorum. Daha nelere sabrettiğimi öğrenmek ister misin? Dahası, size zulmedilince sizin hakkınızı savunduğumu da biliyor musun? Örneğin, başörtü yasağına karşı, darbeler ve muhtıralara karşı neler yazdığımı, konuştuğumu ve yaptığımı biliyor musun? Sen kaç kez benim hakkımı savundun?
Ben senin izlediğin öğretinin klasiklerini okudum, okuttum, ve bir zamanlar kitaplarımla savundum… Hatta onlar uğruna yıllarca ceza evlerinde işkence gördüm… Hala o öğretileri anlatan vaizleri izliyorum, anlattıkları hikayeleri ve palavraları okuyorum, dinliyorum…
Peki sen benim kaç makalemi veya kitabımı okudun? Örneğin, İslami Reform için Manifesto adlı kitabımı okudun mu? MESAJ adlı Kuran çevirimi? Veya Fethullah Gülen’e 19 Soru başlıklı makalemi? Büyük olasılıkla hiçbirisini okumadın. Hatta şu tepki gösterdiğin makaleyi bile okuduğundan kuşkuluyum. Zira makalenin içeriğine yönelik bir tek somut eleştirin yok.
Peki sen neyime sabrediyorsun? Yüzbinlerce müridi olan cemaatim yok, milyar dolarlık vakfım yok, gazetelerim yok, televizyon kanallarım yok, meddahlarım ve terzilerim yok, şirketlerim yok, bankalarım yok, okullarım yok, medreselerim yok, emperyalist ve Siyonist destekçilerim yok. Sen neyime sabrediyorsun? Varlığıma mı?