Felsefe, Philo + Sophi (Sevgi + Hikmet), yani Hikmet Sevgisi, Gerçeği Arama veya Gerçeği Bulmak için Sorgulama Sevgisi demek.
Gazali’nin felsefeyi eleştiren felsefesi yani “yamyam felsefe” ile yetişenler Sophizm’i Philosophy ile karıştırıyorlar. Sofistler para için her şeyi savunan avukatlardı. Türkiye’de halkın çoğunluğu, hatta üniversite mezunu dindar gençlerin çoğunluğu, mantık hataları ile malul iddialarını milli veya dini hormonlar katarak halka yutturabilen, gerçeği örterek veya çarpıtarak yanlış ve haksız tezleri savunan sofistleri, cerbeze ustalarını felsefecilerden ayıramamaktadırlar…
Sokrates, Plato, Aristo, Aquinas, İbni Sina, Ibni Rüşd, Descartes, Berkley, Kant, Hume, Leibnitz, gibi nice felsefecinin tartışmalarını incelemeden, onları dudak bükerek reddeden bir adamı içi bal dolu bir fıçıya don-atlet daldırdıktan sonra bir ormanın ortasına eşek arılarına ziyafet olarak bırakmayı öneriyorum 🙂 Ne dersiniz? Ateistlerin büyük çoğunluğu da mezhep ve tarikat müritleri gibi mukallit… Yahu ne yapacağız bu sevimli mukallit kardeşlerimizi? Bence acilen halka açık bir felsefe okulu açmalıyız… Hastane kadar önemli bir hizmet… Şehir dışında olmalı… Oraya gelen en az bir günü geçirmeli orada. Tercihen hafta sonunu… Tulumuyla ve battaniyesiyle gelmeliler… Zaten bir gün orada derslere katılan bir mukallit, eğer beyninde fizyolojik bir problem yoksa bir daha kolay kolay mukallit olamaz. En azından hayatının geri kalan kısmını ipten saptan kopmuş biri olarak şaşkın şaşkın dolaşır.
Hani mürit ve mukallit olarak bir sahtekârın ve firavuncuğun cemaatına veya tarikatına kölelik yaparak onları güçlendirmez. Dahası şaşkın olduğunun farkına varması bile çok önemli bir adımdır. Zira, her şeyi bilmediğinin, hele epistemoloji ve metafizikle ilgili konularda şaşkın olduğunun farkında olmak önemli bir bilgidir. Dogmatik bir fanatiğin yanlışını görmesi ve yeni bir şey öğrenme şansı yoktur ama belli bir konunun cahili ve şaşkını olduğunu bilen bir agnostiğin günün birinde pusula arama, bulma ve kullanma şansı vardır.