Mesaj Çevirisi Bağlamında
Kuran’da Geçen Deyimler
Yasin Çolak
22 Ocak 2013
www.19.org
Bir dilden bir başka dile çeviri yapılırken yaşanan problemlerden en önemlisi deyimlerin/atasözlerin çevrilmesinde kendini gösterir. deyimlerin çevirmesinde temel kural, deyimin kelime karşılıkları referans alınarak değil amaç dildeki karşılığı bulunarak çevrilmesidir. Diğer türlü çeviriyi okuyanlar kendi anlam dünyalarında karşılığı olmayan ifadelerle karşılaşabilirler.
Mesela İngilizce bir metinde geçen “like taking a candy from a baby” ifadesini “bebekten şekerlemeyi alır gibi” şeklinde çevirirseniz, Türkçe konuşan insanlar için bu ifade hemen hemen hiçbir şey ifade etmeyecektir. Burada yapmanız gereken, kelimelerin Türkçe karşılığını vermek değil anlamı yansıtmaktır. Dolayısıyla bir işin çok kolay yapılabildiğini ifade eden bu deyimi; “tereyağından kıl çeker gibi” şeklinde çevirmek en doğrusudur.
Bu problem özellikle Kur-an çevirilerinde çok daha fazladır çünkü Kur-an’da edebi ifadeler yoğun ve güçlü bir şekilde kullanılmaktadır. Arap dilinin en güzel metni olan Kur-an, deyimleri çok sık kullanır ve mealler deyimlerin çevrilmesinde ciddi problemler taşırlar.
Aşağıdaki çalışma Edip Yüksel’in Mesaj adlı meali referans alınarak yapılmış bir eleştiridir. Kur-an’daki deyimlerin bazılarının Mesaj’daki çevriliş şekillerini incelemektedir.
9:38 Yere çakılıp kaldınız
Ayette kastedilen, dünyaya meyletmektir. Dolayısıyla “yere çakılmak” ifadesi bu anlamı karşılamamaktadır. Türkçe’de “yere çakılmak” bir yerden düşmek için kullanılan bir deyimdir. Burada doğru çeviri; dünyaya gereğinden fazla önem verip ahreti umursamak anlamını yansıtacak bir deyim kullanmaktır.
Türkçe’de bu tip durumlar için, “dünyaya tamah ettiniz”, “dünyaya meylettiniz”, “dünyaya kazık çakmak”, “dünya hayatını ahret hayatına yeğlemek” gibi ifadeler kullanılır.
Mesaj çevirisinde aynı problem 7:176 ayetinde de vardır.
49:11 isimdir
Burada kastedilen, kötü bir unvana sahip olmak, kötü bir şekilde anılmak, kötü bir özelliğe ve nama sahip olmaktır. Dolayısıyla doğru çeviri bu anlamı yansıtacak şekilde olmalıdır. Mesela “ne kadar kötü bir vasıf” veya “ne kadar kötü bir nam” diye çevrilebilir.
19:4 başım ağarıp tutuştu
Türkçe’de “başın ağarıp tutuşması” diye bir ifade yoktur. Biz yaşlılık durumunu anlatmak için bunun yerine “saçlarım ağardı”, “saçım başım ağardı”, “saçlarıma aklar düştü” ve benzeri deyimler kullanırız.
6: 135 Elinizden geleni yapın
Güzel bir çeviri… Acaba ayet “tavrınızı devam ettirin, ben de tavrımı devam ettireceğim” diye anlaşılabilir mi?
101:4 Yayılmış kelebekler
Ayette kıyamet günü insanların durumu tasvir ediliyor ve bu durumun panik, düzensizlik, telaşlı bir hal olduğu vurgulanıyor. Türkçe’de bu tip durumlar kelebek benzetmesiyle ifade edilmez. “Darmadağın bir şekilde” veya “Çil yavrusu gibi dağılmış” denir.
75:29 Bacakları birbirine dolaşmıştır
Türkçe’de bacaklar birbirine dolaşmaz. “Eli ayağı dolaşır”, “Paçaları tutuşur”…
85:20 arkalarından kuşatmıştır
Mümkündür, böyle çevrilebilir ama “çepeçevre kuşatmıştır” veya “dört bir yandan sarmıştır” da denebilir.
101:9 anası uçurumdur
Böyle bir ifadeyi hayatımız boyunca kaç kez kullanmışızdır diye düşünmek gerek. Bunun yerine “cehenneme kadar yolu var”, “anası ağlayacaktır”, “varacağı yer cehennemin dibidir” deriz.
34:52 uzak bir yerden ona nasıl ulaşabilirler
Ayette dünyada iman etmedikten sonra ahirette hakikati görmenin bir anlamı olmayacağı vurgulanıyor. Yani “iş işten geçtikten sonra” deniyor.
19:4 vücudumdaki kemik gevşedi
Türkçe konuşan hangi insan yaşlandığını bu şekilde ifade eder? “Takatim kalmadı”, “Kuvvetten düştüm”, “Yaşladım”, “elden ayaktan kesildim” deriz.
14:5 Allah’ın günleri
Uygun bir çeviri… Belki dipnotta “Allah’ın mükafat ve ceza günleri” denilebilir. Yani Allah’ın günlerinden kastın ne olduğunu açıklamak uygun olur (mu)?
43:38 iki doğu arası kadar
Bu ifadenin “doğu batı arası kadar uzaklık” diye çevrilmesini öneriyorum.
33:10 gözler dönmüş, kalpler ağızlara gelmişti
Türkçe’de gözler döner/yuvasından dışarı fırlar ama kalpler ağızlara gelmez; ağza gelen yürektir. “Kalbim ağzıma geldi” demeyiz, “yüreğim ağzıma geldi” deriz.
37:28 sağ yanımızdan yaklaşıyordunuz
Suret-i haktan gözüküyordunuz. Böyle çevirirdim ama alternatif bir çeviri olarak “Siz bize zor kullanarak yaklaşırdınız” ifadesini de dikkate sunayım.
111:1 elleri kurusun
Bu şekilde olur. “Saltanatı yıkılsın”, “yok olsun. Yok oldu ya”, “kahrolsun. Kahroldu ya” diye de olur.
39:23 derileri ürperir
Türkçe’de deri ürpermez. “Tüyleri ürperir” veya “Tüyleri diken diken olur”.
29:29 yolları kesiyor
Ayetin bağlamı dikkate alındığında burada çocukların doğmasının/üremenin engellendiği vurgusu var. Dolayısıyla, “Neslin üremesini engelliyorsunuz” anlamını yansıtacak bir çeviri olmalı.
74:4 örtülerini temizle
Bu ayette hijyen tavsiyesinde bulunulduğunu düşünmüyorum. “Nefsini arındır”, “İçini temiz tut” gibi öze yönelik bir ifade olduğu kanaatindeyim.
54:7 saçılmış çekirgeler
Biz buna “karınca yuvası gibi” veya “çil yavrusu gibi” deriz. Türkçe’de çekirge ile darmadağın olmak, karışmak, panik halinde olmak arasında kurulmuş herhangi dilsel bir ilişki yoktur.
7:40 devenin
Burada deve miydi halat mıydı tartışması yapmayacağım. Her ne olursa olsun ayet bir şeyin imkansızlığını anlatmaktadır. Türkçe’de bu durumu anlatmak için ne halat-iğne ne de deve-iğne benzetmesi yapılır. Bunun yerine “Onların cennete girmesi mümkün değildir” diye çevrilmeli. İlle de deyim kullanılacaksa, bu durumlar için Türkçe’de şu karşılık vardır; “balığın kavağa çıkması”… Yani şöyle olabilir; “Onların cennete girmeleri (balığın kavağa çıkması nasıl mümkün değilse öyle) mümkün değildir.
18:11 kulaklarını kapadık
Türkçe’de uykuya dalmak ifade edildiğinde böyle bir ifade kullanılmaz. “Derin bir uykuya daldırdık” veya “Ağır bir uykuya daldırdık” denir.
16:77 göz kırpması kadar
“Göz açıp kapayıncaya kadar” daha güzel bir Türkçe.
54:55 güçlü kralın yanında
Bu “kral” kelimesini oldum olası sevmemişimdir. Daha güzel bir karşılık verilebilir. Şimdilik alternatif önermiyorum.
15:23 Asil varis olanlar da biziz
Her şeyin sahibi olarak kalacak olan yine biziz
Bu kısa çalışmada bütün deyimsel ifadeleri incelemeye gerek duymadım. Sadece önemli gördüklerimi belirtip Mesaj çevirisine bir de deyimler açısından bakmaya çalıştım. Belki bu konuda daha kapsamlı bir çalışma yapılabilir.
Karşılaştırdığım kadarıyla Mesaj çevirisi diğer birçok çeviriye göre deyimlerin anlamlandırılması konusunda daha başarılı. Sadece tartıştığım ayetlere bile bakılırsa diğer çevirilerin deyimler konusunda Mesaj’a göre çok daha problemli olduğu görülecektir.
Kaynaklar: Abdulcelil Bilgin (Kuran’daki Deyimler ve Zemahşeri’nin Keşşaf’ı)
Dücane Cündioğlu (Kur’an Tetkikleri I-V)
Müfredat
Çeşitli Türkçe mealler
ysncolak@gmail.com