Türkiye Suriye’deki Pandora’nın Benzin Kutusunu Ateşle Açmamalı
Edip Yüksel
3 Ekim 2012
www.19.org
“Türkiye, Esed’e karşı tavır almakla bence çok doğru bir karar verdi. Ama galiba durmamız gereken yerde duramayıp, Suriye’deki iç savaşın tarafı ve kışkırtıcısı durumuna düştük. Zaten daha önce İsrail’le ilişkilerimiz gerginleşmişti, Suriye iç savaşı patladıktan sonra Suriye, Irak, İran cephesiyle de düşman bir hâle geldik. Düşünün ki güneyimizde tek “müttefikimiz” bir zamanlar “aşiret reisi” diye küçümsediğimiz Barzani.” (Ahmet Altan, Taraf, 3 Ekim 2012)
Türkiye ateşe benzinle gitmemeli… Aksine, savaşan taraflarını bir çözüm için bir araya getirmek için Türkiye’de bir zirve düzenlemeye çalışmalıydı… Türkiye’nin Süriye’deki iç savaşa taraf olarak girmesi sürprizler ve büyük sorunlar doğurabilecektir. Suriye’de bir diktatörün liderliğinde mezhepler veya azınlıklar arasında bir savaş var. Aşağıda bu maceranın “muhtemel” politik, ekonomik ve askeri bazı sonuçlarını özetleyeceğim.
- Kendi ülkesinde iç savaş yaşayan bir Türkiye, Suriye’nin terörist diye nitelediği muhaliflerine yardım etmeye çalışması bir çelişkidir. Her çelişkinin bir bedeli vardır.
- Gücünü iki tarafı barışa zorlama konusunda kullanmak yerine bir taraf lehine kullanması Türkiye’ye karşı sadece Suriye’de düşmanlar oluşturmayacaktır, aynı zamanda Türkiye’deki Alevileri daha endişelendirecek ve Türkiye’de Alevi Sünni ayırımını ve gerginliğini daha da büyütecektir.
- Suriye’ye müdahil bir Türkiye resmen İran’ı karşısına almış demektir. Ortadoğu’da Rusya-Çin ile ABD-Avrupa arasındaki jeopolitik savaşta kullanılacaktır.
- Süriye’ye müdahale yıllar sürecek bir askeri maceraya girmek demektir… Amerika’nın Ortadoğu politikası için sadece politik olarak değil, aynı zamanda askeri olarak taşeronluk yapmak demektir. Bunun Türkiye ekonomisine, bütçesine etkisi olumsuz olacaktır. Zaten ekonomik kriz yaşayan Amerika’dan ilk başta mali yardım alsa bile daha sonra kendi başına terkedilecektir. Türkiye Suriye’den çekilmek istese bile bunu başarması zor olacaktır.
- Türkiye’nin Suriye’ye askeri müdahalesi Suriye Kürtleri ile Türkiye’deki ve Irak’taki Kürtler arasında düşmanlıklar veya yeni ittifaklar ve güç merkezleri oluşturacaktır. Her iki ihtimal de Türkiye’nin başını daha da ağrıtacaktır… Yüzyıllık faşist politikasının oluşturduğu Kürt sorunun çözme konusunda yetersizlik gösteren bir politik yapının mevcut denklemdeki bilinmeyenleri ve sürprizleri arttırıcı maceralara girmesi alabildiğine risklidir.
- Suriye’ye müdahale oradaki Kürtlerin otonomisiyle sonuçlansa bir türlü, sonuçlanmasa iki türlü… Her iki durumda da Türkiye’nin terazisi o sikleti çekmekte zorlanacaktır… Suriye’de otonomiye kavuşan Kürtler, Irak’ta otonomiye kavuşan Kürtler ile birlikte Türkiye’de bir yüz yıldır özgürlük ve onurları için mücadele veren Kürtlere olumlu bir model sunacaktır ve Türkiye’deki jingoist ve popülist politik yaklaşım buna cevap veremeyecektir… Suriye’deki Kürtler bu kanlı iç savaştan sonra otonomilerine kavuşmasalar, büyük olasılıkla bundan Türkiye’yi sorumlu tutacaklar ve Türkiye’ye karşı silahlı mücadele verebileceklerdir…
Kısacası, Türkiye’ni Suriye’deki iç savaşa taraf olarak müdahalesi Pandora’nın kutusunu açacak ve büyük olasılıkla İsrail ve Amerika’nın işine yarayan sonuçlar doğuracaktır.