Durdurulmak İstenen Gerçek Yeni Dünya Düzeni
Mehmet Tunca Demirbaş
19 Eylül 2012
Dünyada federal yapı çok önemli, bunu önemsemek ve anlamak gerekiyor. Ayrıca, insanların bilime tekniğe olan merakı neden siyasete olduğunun yüz milyarda biri bu ülkede hiç düşünen oldu mu ? Siyasette bilimsel olabilir. Hiç bir irk, görüş ve dine bağlı olmadan en mükemmeline uyabilecek, teknolojik bir yönetim anlayışı geliştirilebilir.
Bunu Türkiye yaparsa bir ilk olur. Buna göre, yönetim bilimsel temellerde ve tek amacı insan/doğa sağlık ve refahını esas olacak bir model olabilir.
Ama herkes nefsini/egosunu tatmin etme ve üstünlük derdinde böyle bir yapı ile yönetimin tesisi bir çok geri zekâlıya ütopik gelecektir.
Oysa asil şuan ki şekilde halkın mutluluğunu sağlamayı düşünmek, temsili demokrasi ile devam edebileceğini sanıp, devletin egemenliğini temel alan alayiş içinde dolandırılmamak veya mutlu olacağını sanmak bırakın ütopiği hiç bir delinin bile aklına bile gelmeyecek kadar saçmadır. Düşünsenize birileri çıkarlarını bu düzende niye sizin için terk etsin de olduğu konu mu terk etsin, adamların zaten devlet içindeki yapılanmaları bu yönde. Buna göre kurumsallaşmışlar. Devlet geleceği hakkında önemli kararları alırken, kaynaklarını kullanırken ve paylaşırken hanginize danışıyor ya da al bu da senin payın diyor. Yoksa senden zorla yaşamsal ve modern çağın gereği olan zorunlu ihtiyaçların için ıvır zıvır vergileri ve faturaları alsınlar bir kaç kişi hem de!
Bu haraçları ödeyemeyince de faiz uygulayıp, sonra da seni icraya mi vermekle tehdit ediyor bu düzenin sahipleri ?
Bunu sen mi karar vererek sistemleştirdin gerçekten düşün bir! Aklini kaybetmiş IQ seviyesi 90 -100 lerde ki geri zekâlıların eline verirseniz tüm otoriteyi onlarda işte böyle harcarlar hayatlarınızı… Üç beş aile kendi menfaatleri için acımadan milyonlarınkini yok sayabilir. Birilerinin çocuklarının aylığı abartmıyorum 200- 300 bin TL bu ülkede dünyada. Kimse aylık 5-6 bin TL alıyorum diye kendini zengin sanmasın. Aa siz ne kadar alıyorsunuz aylık?
Benim anlamadığım gerçeği görmek bu kadar kolayken, asla görülemeyecek safsatalara alışmak ve ısrarla yaşamayı tercih etmek nedendir. İlla helak mi olmak istiyorsunuz? Ne milleti ne devleti ne ulusu… Bunlar halka güç kazandıramaz ancak halka özgürlükler ve bilim güç kazandırır. Bilim ve özgürlükler bir halktan gizlenmense o halkta adalet ve eşitlik olur. Kafası basmayan arkadaşlarınıza bunları anlatın bırakın saçma sapan şövenist şeyler paylaşmayı.
3000- 4000 sene önce yaşasaydınız şuan Dorlar’ı, Akadlar’ı, Hititliler’i, Frigler’i, Urartular’ı falan dert etmiş olacaktınız ve bu Anadolu’da yaşayan milletlerin savunucuları olacaktınız…
Ama bakin hiç bir ses var mı onların ve gereksiz milliyetçiliğinden? İnsanlık olmayınca hayatin asil zevklerinden ve tatlarından mahrum bir ömür ile harcanırsınız, şuan Türkiye’deki milyonlarca genç ve ailelerin durumu gibi, hayallerinizi çalar birileri, bizler de seyirler gibi yaşarız bu sıkıcı hayatı.
Açın gözlerinizi, dünya harika bir yer, bu dünyada güzel ve özgür yaşayamayan, Allah’ın sayısız nimetlerin mahrum kalmış demektir. Sebebi ise böyle saçma sapan şeylerle kandırılmanız ve barışın manasını anlamamanızdandır.
Yasaklayın milliyetçiliği, dinciliği, ayrımcılığı. Niye hiç bir geri zekâlı yönetimin aklına gelmiyor sizce bu gerçek afyonları yasaklamak ta, milletin esrarı, haşhaşı, koko bitkisiyle uğraşıyorlar dersiniz? Latin Amerika’yı, Ortadoğu’yu bu bitkileri yetiştirdiği için tarihinden koparıyorlar. Ama araştırmadınız hiç biriniz. Dinen bile haram olmadığı halde bu bitkileri kötü ve şeytan saydınız.. Bu ayrı konu belki akli selim birilerine ulaşır bu konuyu ayrıca araştırır diye yazıyorum. Yoksa birçoğunun şuan anlamsız ifadelerle bu yazıyı okumaya devam ettiğini görüyorum. Devletin aşışını yemiş olanlar… Her neyse, nasıl yönetici bunlar, nasıl desteklersiniz böyle şeyleri savunmayan kişileri?
Her ne derse desin önce bu yazıda geçen gerçekleri söylemek zorundalar halklarına her aydın ve yönetici, Allah’ın nimeti teknolojiyi iyiye kullanırsa, yönetim dahi sistematik bir düzende ileri ve çağdaş olabilir. Şuan ki teknoloji elveriyor hem doğrudan demokrasiye hem de %100 katılımcı çoğulcu yapılara… Dünyayı kimse parçalayamaz merak etmeyin, hiç bir şey olmaz, bu bayraklar bu ülkeler uydurmalar… Sürekli isimleri cisimleri değişen tarih boyunca kavganın sebebini oluşturan aç gözlülüğün eseri. Zalimlerin hırsı yüzünden bir adin atamaz olduk dünyada. Geri mi gerçekten bu kadar akılları, yoksa o zalimlere verdiğiniz destek acaba başka türlü mü? İşte rabbin Kur’an da öğrettiği din, islam bu! Elleriyle yaptıkları yüzünden musibete uğrayanların dünyasındayız.. Unutmayan! Alın bu halkları inceleyin de halinizin sonunu görün:
İYONYALILAR: (M.Ö 1200 – M.Ö 545)
- Dorlar’dan kaçan Akalar tarafından kurulan ve Güneybatı Anadolu’da yaşayan bu uygarlığın merkezi Efes – Milet’tir.
- Daha çok bilim alanında ileri gitmişlerdir. Ayrıca deniz ticareti, sonralarında yurt bulma amacıyla kolonicilik, kaya mimarisi ve açık hava tiyatrosu yapımı gibi alanlarda gelişme göstermişlerdir.
- Efes’teki Artemis Tapınağı, Sisam Adası’ndaki Hera Tapınağı önemli eserleridir.
- Hint Uygarlığı’ndan etkilenmiş, Yunan Uygarlığı’nı etkilemişlerdir.
- Özgür düşünce ortamı vardır.
- 12 şehir devletinden oluşmuş ve şehir devletleri tarzında yönetilmişlerdir.
- Perslerce yıkılmıştır.
URARTULAR (M.Ö 9. YÜZYIL – M.Ö 6 YÜZYIL)
- Doğu Anadolu’da etkinlik göstermişlerdir. Merkezleri Van, ilk hükümdarları Sardur’dur.
- Maden işlemeciliği, hayvancılık, dokumacılık, kale, sur ve su kanalı yapımı gibi alanlarda ileri gitmişlerdir.
- Hititler gibi Çivi ve Hiyeroglif yazısını birlikte kullanmışlardır.
- Diğer Anadolu kavimleri gibi çok tanrılı dinlere ve ahirete inanmışlardır.
- İskitler tarafından zayıflatılmış, Medler tarafından da yıkılmıştır.
FRİGLER (M.Ö 1200 – M.Ö 676)
- Sakarya Havzası’nda yasayan bu uygarlığın merkezi Gordion(Polatlı)dur.
- Uygarlığın kurucusu Kral Gordios, en ünlü yöneticileri Kral Midas’tır.
- En çok tarımla uğraşmışlar, hukuk kuralları ve dini inançları tarıma bağlı olarak gelişmiştir. Frig yasalarında kasten öküz öldürmenin ve sabah kırmanın cezası ölümdür.
- En önemli tanrıları bereket tanrıçası olan Kibele’dir
- Kaya mimarisi başta olmak üzere altın, gümüş işlemeciliği, seramikçilik, hayvancılık gibi alanlarda ileri gitmişlerdir.
- Dokumacılıkta ileri giderek dünyaca ünlü “Tapetes” adlı kilim ve halıları dokumuşlar ve “Fibula” dedikleri çengelli iğneyi icat edip kullanmışlardır.
- Yunanlara kaya mimarisi öğretmişlerdir.
- Kimmerler tarafından yıkılmışlardır.
HİTİTLER (ETİLER) (M.Ö 2000 – M.Ö 676)
- Anadolu’da merkezi yönetimi kuran ilk kavimdir.
- Pankuş adı verilen meclisleri vardır.
- Anal denilen yıllıkları hazırlayarak ilk tarafsız tarih yazıcılığını başlatmışlardır.
- Orta Anadolu’da etkinlik gösteren Hititlerin ülkesi ” Bin Tanrı İli” olarak da isimlendirilmektedir.
- Merkezleri Hattuşaş (Boğazköy), en ünlü kralları Labarnaş’tır.
- Yazılıkaya ve İvriz kabartmaları önemli eserleridir.
- Halk yönetenler ve yöneticiler diye iki sınıfa ayrılmışsa da belirgin bir sınıf farkı görülmemiştir.
- Urartular gibi Çivi ve Hiyerglif Yazısı’nı birlikte kullanmışlardır.
- Mısırlılarla Kadeş Antlaşması’nı imzalamışlardır.
- M.Ö 7.yüzyılda Asurlular tarafından yıkılmıştır.
LİDYALILAR (M.Ö 687 – M.Ö 546)
- Bugünkü Gediz ve Küçük Menderes nehirleri arasında yaşamışlardır. Merkezleri Sard’dır.
- Kral Yolu’nu açmışlardır.
- Parayı bularak takas usulüne son vermişlerdir.
- Çok tanrılı dinlere inanmışlardır. Daha çok Yunan tanrılarına tapmışlardır.
- Kara ve deniz ticaretinde oldukça ileri gitmişlerdir
- Bankacılık, tefecilik ve serbest piyasa ekonomisini başlatmışlardır.
- Ordularını paralı askerlerden oluşturdukları için saha erken (Perslerce) yıkılmışlardır.